Mardin'de ‘17 Kasım Dünya Prematüre Günü’ farkındalık etkinliği kapsamında, Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi Konferans Salonunda etkinlik düzenlendi.
İl Sağlık Müdürümüz Uzm. Dr. Saffet YAVUZ’un konuşmalarıyla başlayan etkinlik Mardin Artuklu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Reşit YILDIZ, Artuklu Üniversitesi Öğretim Görevlileri ve Ebelik Bölümü öğrencileri ile Mardin Eğitim ve Araştırma Hastane Yönetimi, Doktor ve Ebeleri de katıldı.
Bu anlamlı güne dikkat çekmek için, Prematüre olarak dünyaya erken ‘merhaba’ diyen bebeklerin ebeveynleri de konuşma yaparak etkinliğe renk kattı.
Etkinlikte konuşan İl Sağlık Müdürümüz Uzm. Dr. Saffet YAVUZ, Sağlıklı bir yaşamın temelinin sağlıklı bir gebelik süreci ve sonrasında zamanında ve sağlıklı bir doğumla başladığını söyledi.
Dünyada ve ülkede pek çok bebeğin gebelik süreci tamamlanmadan, beklenen zamandan önce yani prematüre doğduğunu anımsatan Yavuz, "Normal gebeliğin süresi ortalama 40 haftadır. Eğer bebek 37 haftadan daha önce doğarsa prematüre bebek olarak kabul edilir. Doğum ne kadar erken olursa, sağlıkla ilgili riskler de o kadar artmaktadır. Prematüreliğin nedenleri incelendiğinde bunların önemli bir bölümünün yüksek riskli gebeliklerden kaynaklandığı görülmektedir. Ayrıca küçük ya da ileri yaşta gebelik, sık doğum, gebelikler arası aralığın kısa olması, çoğul gebelikler, enfeksiyon, kronik hastalıklar, tütün ve bağımlılık yapıcı madde kullanımı, çevresel ve genetik faktörler, yetersiz beslenme ve yetersiz gebelik bakımı gibi nedenlerle prematüre bebek doğurma riski artmaktadır." diye konuştu
Dünya Prematüre Gününün, prematüre bebeklerin yaşadıkları sıkıntılara dikkat çekmek, toplumda prematürelik hakkında farkındalık yaratmak ve bilinç düzeyinin artmasını sağlamak amacıyla dünyada olduğu gibi her yıl ülkemizde de kutlandığını ifade eden YAVUZ, şöyle konuştu:
"Erken doğum ve sonrasında yaşanılan sürecin anlaşılması açısından 17 Kasım Dünya Prematüre Günü çok önemlidir. Amacımız hayata erken ‘merhaba’ diyen kahraman prematüre bebekler konusunda farkındalık oluşturmaktır. Yaşama erken tutunmasını sağlamanın yanı sıra onların sorunsuz yaşamlarına devam edebilmesini sağlamak da önemlidir. Çünkü prematüre doğan bebeklerin çok zor ve meşakkatli bir sürecin ardından yaşama tutunmaktadırlar."
Prematüre bebeklerin hayata erken başladıkları için birçok zorlukla karşılaştıklarını vurgulayan Yavuz, şu sorunları sıraladı:
"Organ ve dokuları yeterince gelişmeden doğduklarından, bu kahraman bebekler gelişim süreçlerinde çeşitli sağlık risklerine daha açık hale gelmekteler.
Kendileri küçük, sorunları büyük prematüreler: Akciğerleri gelişmediğinden makineler yardımıyla soluyabilmekteler, Sindirim sistemleri gelişmediğinden ya da annelerini ememediklerinden damardan veya sondalarla beslenmekteler, Bağışıklık sistemleri gelişmediğinden enfeksiyon hastalıklarıyla, Gözleri gelişmediğinden görme problemleriyle, hatta körlükle mücadele etmekteler, Beyinleri yeterince gelişmediğinden kanama, serebral palsi, öğrenme ve davranış bozuklukları ile boğuşmaktalar.
Amaçlarının her zaman, prematüre bebeklerin sağlıklı bireyler olarak topluma kazandırılmasına katkıda bulunmak olduğunu kaydeden YAVUZ, "Bu yolun zorluklarla dolu olduğunu da biliyoruz. Ancak, her prematürenin yenidoğan yoğun bakım merkezlerinde, bu konuda eğitimli ve deneyimli ekipler tarafından bakılması için çalışarak; prematürelerin büyüme, gelişme ve sorunlarının taburcu olduktan sonra da takip edilmesi konusunda toplumda farkındalık oluşturarak, omuzlarımızdaki yükü hep birlikte hafifletebiliriz. Bu zorlu yolculukta en büyük gücümüzün, prematüre bebeklerimizin aileleri olduğunu biliyor ve onların desteği ile bu amaca ulaşmayı hedefliyoruz. 17 Kasım Dünya Prematüre Günü tüm prematüre bebeklerimize, ailelerine ve onlara sevgiyle bakan başta Doktorlarımıza ve Ebelerimize ve onların nezdinde tüm sağlık çalışanlarına kutlu olsun." ifadelerine yer vererek sözlerini noktaladı.
Etkinlik hediyeler, ikramlıklar ve fotoğraf çekimleriyle son buldu.